Seçim sonrası siyasi gerginlik ve kaos dedikodularının bitmesi ile derin bir nefes alan ülkemizde en büyük sorun, yüksek enflasyon. Bu konuda en çok sıkıntıyı çeken ise maaşla çalışan insanlarımız kadar bizim gibi küçük Kobiler. Umarım ve en büyük temennim enflasyon canavarının da hakkından gelmek…
Geçtiğimiz ay mübarek Kurban Bayramı’nı da aradan çıkardık. Kimi boşalan İstanbul’un tadını çıkarıp aile ziyaretleri yaparken, birçoğumuz da tatil planlarını devreye soktuk. Hepinizin geçmiş bayramını kutlar güzel bir yaz sezonu dilerim. Ege ve Akdeniz’in tatil beldeleri sizi bekliyor. Aylar çok çabuk geçiyor, kendinize zaman ayırın ve yaz mevsiminin tadını çıkarın dostlar…
Paris’i fethettik
Geçtiğimiz ay kardeş yayın Moon Life Dergisinin Paris’te ödül töreni vardı. Alper kardeşimin daveti ile eşimle birlikte hem iş hem kısa bir tatil mottosu ile Paris’e gittik. Birçok sanatçı, İstanbul’dan katılan iş insanları ve dostlarla Paris’te üç gün gezdik anılarla döndük. Şu da bir gerçek ki; Cumhuriyetimizin 100. yılında bir avuç Türk, Paris’i fethettik. Fransa’nın göbeğinde Enbe Orkestrası, Mustafa Sandal, Seda Sayan şarkıları ile eğlendik, Fransızlar da bize eşlik etti. Tebrik ederim Alper Alp kardeşim…
İstanbul’un kıymetini bilelim
Ben ödül töreni dışında Paris ile ilgili başka bir pencere açmak istiyorum. Birçok kez gittiğim Paris benim için çok da albenisi olamayan bir şehir. Acı gerçek şu ki; Fransızlar, demir yığınından başka bir şey olmayan Eyfel Kulesi’ni, uzunluğu dışında bizim Haliç’ten farkı olmayan Sen Nehri (La Seine)’ni ve Vatan Caddesi genişliğindeki Şanzelize (Champ Elyees) Caddesi’ni, markalarını dünyaya çok iyi pazarlıyor ve inanılmaz döviz kazanıyorlar…
Hâlbuki İstanbul; Tarihi dokusu, iki kıtayı birbirinden ayıran güzelim İstanbul Boğazı, üzerindeki köprüleri, sahil boyu restoranları ile Paris’e fark atar. Yanlış anlaşılmasın da Los Angeles’tan Bombay’a, Kophenag’tan, Berlin, Münih, Roma, Milano, Kahire ve hatta Las Vegas’a dek birçok şehir ve ülke gördüm. Hepsini üst üste koy topla benim için bir İstanbul etmez…
Yeter ki tarihi dokuyu bozmayalım ve ülkemizin kıymetini bilelim…
Quality’de bu ay
Yaz aylarının cıvıl cıvıl enerjisi, tatil bölgelerinden renkli görüntüler, davetler, özel röportajlar derken Ağustos sayımızı içinizi kıpır kıpır edecek içeriklerle doldurduk.
Dergimizin Business kapağında çok değerli bir isim yer alıyor. Verdi Avukatlık Ortaklığında mesleki faaliyetine devam eden başarılı avukat, aynı zamanda eserleriyle birçok ülkede sergi açan ve büyük beğeni toplayan Avukat Ressam Akın Ekici konuğumuz oldu. Sanata dair özel bir röportaj sizleri bekliyor.
İstanbul’dan Hakkari Yüksekova’ya kadar 19 şubesi, profesyonel ekibi ve 220 personeliyle yılın her günü müşterilerine hizmet veren Navitas Spa&Sports’un kurucusu Serdar Ergün, sektördeki gelişmeleri ve gelecek hedeflerini anlattı.
Dergimizin sağlık kapağında ise birbirinden farklı uygulamalar ile insanların diş korkusunun önüne geçmeyi başaran, Etiler’deki kliniğinde verdiği hizmetlerle adından söz ettiren başarılı diş hekimi Uzm. Dr. Ömer Polat yer almakta. Korkusuz bir diş tedavisinin nasıl mümkün hale geldiğini öğrenmek isteyenler mutlaka okumalı.
Yeditepe, Medicana, Dünyagöz Hastanelerinin yazar sayfaları ve sağlık haberlerimiz de hepimiz için çok önemli bilgilerle dolu.
Tatil sezonu açıldı. Bodrum-Çeşme dosyamızda yenilenen konseptleri ile müdavimlerin vazgeçemediği mekanlardan tutun da, güneşin ve denizin tadını doyasıya çıkaran tatilcilerin mutlu anlarından çok özel anlar sizleri bekliyor.
Açılışlar, davetler, moda, haber, magazin, astroloji, otomobil, bülten sayfalarımız ile cıvıl cıvıl bir dergiyi daha sizlerle buluşturmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Kısacası bu ay da dolu dolu bir dergi daha hazırladık sizlere.
Hepinize sağlıklı, huzurlu ve mutlu günler dilerim. Önümüzdeki ay buluşmak üzere kalın sağlıcakla…
