İŞ DÜNYASIManşet

Üretim ve kalite olarak dünyada ilk 5’e gireriz

Yanlış aydınlatma insanı mutsuz eder

 

Aydınlatma sadece bir ampulü tavana takıp, ortamın ışığını artırmak demek değildir. Doğru aydınlatma ile yaşam alanları, halka açık alanlar, müzeler, mağazalar, hak ettiği görsele ulaşır, objeye değer katar. Özartaş Avize özel tasarımlarıyla birçok ev, mağaza ve ofisin aydınlatma konusunda ülkemizin en önemli üreticilerinden biri öne çıkıyor.

Alpay ve Altay Özgen kardeşlerin Yönetim Kurulu Eş Başkanı olduğu Özartaş Avize, dünyanın her köşesine yaptığı ihracat ile de Türkiye ekonomisine katma değer yaratan, başarılı bir marka olarak dikkat çekiyor. Özartaş Avize Yönetim Kurulu Eş Başkanı Altay Özgen ile Maslak’ta ki showroomda bir araya geldik ve aydınlatma üzerine çok güzel bir röportaj yaptık.

67 yıllık firmasınız. Özartaş’ın kısa hikayesini nedir, biraz anlatır mısınız?
Rahmetli babam kurmuş. Türkiye’nin ilk avize yapan insanı babamdı. Dekoratif aydınlatmayı Türkiye’de ilk kez şahısların kullanımına göre satışa sunan insan babamdı. Bugün iyi firmaların sahiplerinin yüzde 70’e yakını babamın yanında çıraklıkla başlayıp iş sahibi olmuş insanlardır. Bunların bir kısmı rahmetli olmuştur, bir kısmı da aktif olarak bu mesleği yürütüyor.
Abim ve ben ergen yaşlarda bu işe babamızın isteğiyle dahil olduk. Okulla işi bir arada yürüttük. Okul bitene kadar her gün okuldan öğlen çıkıp işe, akşam da eve gittik. Bu süreç böyle yürüdü. Bizde yabancı kimse yok. Günümüzde abim Alpay ve ben Eş Başkan olarak aile bireyleriyle birlikte bir aile şirketi olarak babamızdan aldığımız bayrağı evlatlarımızla devam ettiriyoruz.

Aydınlatmanın yaşam alanlarındaki önemi nedir? Dekoratif aydınlatmayla iş yeri, ofis aydınlatması var. Aralarında nasıl bir fark var?
Aydınlatma enteresan bir şey. Yanlış aydınlatma insanı mutlu ya da mutsuz eder. Kendinizden örnek alın, güneşli bir havada mutlu hissedersiniz. Kasvetli, karanlık havada mutsuz hissedersiniz. Yanlış aydınlatmayla mutlu olmanız mümkün değil. Doğru aydınlatmayla mutlu olursunuz, bulunduğunuz ortamın dekorasyonunu da net görürsünüz.

İnsanlar artık dekorasyona ve aydınlatmaya önem veriyor ancak çok fazla bilgi sahibi değiller. Tavsiyeleriniz neler?
Bizimle temas kuran her müşterimize bunu anlatıyoruz. Mesela müşteri ‘Buraya 15 lamba istiyorum.’ diyor. Ama oraya 15 lamba olmaz. Bu doğru değil. 8 tane olsun, kaliteli lümen ışık alacağınız led ampul takın gibi fikirler veriyoruz. Okuma amaçlıysa vereceğimiz tavsiye farklı, televizyon izlemek için farklı. Aydınlatma bir bilim dalı. Yanlış aydınlatmada eğitim yaşadığımız için ben de dahil, bizim insanımızın yüzde 99’u görme kaybı yaşamıştır. Çocuk ders çalışır, görmek için eğilir, hem görme kaybı yaşar hem de kamburu çıkar. Şimdi otellerin hepsinde okuma lambası vardır. Gözü hiç yormaz, direkt sayfaya vurur, çok net şekilde aydınlatır. Gözlük ihtiyacı olan birisi bile olsanız, bu ışıkla gözlüğü kullanmanıza bile gerek kalmaz.

Sizi diğer firmalardan ayıran özellikler nedir?
Biz 67 yılı doldurmuş imalatçı bir firmayız, al-sat yapmıyoruz. Müşterimizi dinliyoruz, onun isteğine göre ürün yapıyoruz. Müşterimiz mimarıyla gelmişse ya da kendisi gelmişse, ürünlerimiz içinden bir şey seçip ölçüsü uygunsa bunu veriyoruz. Ama müşterimiz bir ürün seçti, ölçüsü olmadı, ona uygun ölçülere göre bu ürün yeniden tasarlayıp üretebiliyoruz. Biz bedene göre elbise diken iyi bir terziyiz, mekana göre aydınlatma yapıyoruz. Müşterinin talebi, duygusal hali, hangi ürünlerden hoşlanır gibi her noktaya bakıyoruz. Her tarzda, her modelde, her tasarımda ürünü üretebilecek kapasiteye sahibiz. Yeter ki kişi hayalindekini bize anlatabilsin.

Aydınlatma sektöründe dünyadaki yeriniz nedir?
Ben fabrikamda normal işçi gibi çalışıyorum. Her ürüne muhakkak elim değiyordur. Hiç mütevazı olmayacağım, üretim gücü ve kalitesi olarak dünyada ilk 5’e gireriz. İlham Aliyev’in 7 sarayının aydınlatmalarını komple biz yaptık. Abu Dhabi Kraliyet Ailesi’nin son sarayının yüzde 60 aydınlatmasını biz yaptık. 6 dünya firması çalıştı bu sarayda. Bize işi veren imalatçı firmadan teşekkür belgesi aldık. Biz yüzde 60’ı çok başarılı yaptıktan sonra yatak yerleşkesinin yüzde 100’ünü bize yaptırdılar. Abu Dhabi Kralı’nın yattığı yatak odası dahil, binadaki bütün yatak odalarının aydınlatmaları Özartaş ürünüdür. Bundan onur duyuyoruz. Çalıştığımız çok otel var. Kaya Grubu, Limak Grubu gibi anlata anlata bitiremeyiz. İmalat kapasitemizin yüzde 60’ı ihracatımızı kapsıyor.

Bu başarı aile şirketi olmanızdan mı kaynaklanıyor?
Rahmetli babamdan çok şey öğrendim ancak başarılı olmak için işinizi de sevmeniz lazım. İçinizden gelerek yaparsanız başarılı olursunuz. Ben birçok satışımı kara kalemle yaparım. Bunu kara kalemle yapıp müşterinin ciddi bir ücrete tamam demesi kolay değil. Biz ailece birlikte çalışıyoruz. Abim ve ben ikinci jenerasyon olarak başladık. Benim çocuklarım şirkette aktif çalışıyor. Emre Özgen benimle beraber fabrikaya bakıyor, Kerem Özgen de ihracat kısmına bakıyor. Abimin küçük kızı Afra Özgen sosyal medyayla ilgileniyor, yeni başladı ve çok başarılı olacaktır. Eşim Berrin Özgen bu showroom’un satış sorumlusu, yetkilisi. Müşteri ilişkilerini yönetiyor. Bazen burada kadınlar günü oluyor, çok güzel bir kafemiz var burada. Biz müşterimizi müşteri gibi görmüyoruz. Kurumsallaşmış bir aile şirketiyiz diyebiliriz. Kararlara zaman zaman müdahil oluyoruz. Biz orta ölçekli ama üretim kabiliyeti çok büyük bir firmayız. Ciro anlamında çok büyük bir firma olmayabiliriz. Butik çalışanımız var, bizde yeni çalışan çok azdır. En yenisi 10 yıllıktır. Bazen aksilik oluyor, 1-2 tane usta almamız gerekiyor, usta diye piyasadan aldığımız kişi bizde kalfa olamıyor. Burası bir anlamda okul gibi.

Günümüz ekonomik şartları hepimizi biraz zorlamaya başladı. Sizin sektörünüzde durum nedir? Devletten beklentileriniz neler?
Bizim sektörümüz çok önemli bir sektör ama Türkiye’de o kadar büyüyemedi. Dünyada bizim çok örnek modellerimiz var. Bizim sektörün bankalarla uygun kredi kullanma şartları kısıtlıdır. Bizde kredi maliyetleri de çok yüksek. Firmalar ancak kendi kazançlarıyla yatırım yapabiliyorlar. Bu da büyümeyi engelliyor. Buradaki showroom’da yıl sonunda sayım yaptığımda 400 milyon liralık mal vardı. Bunun maliyetini, finans yükünü düşünebiliyor musunuz? Bunu bankadan alıp buraya koyarsanız karşılamanız mümkün değil. Devletin yapabileceği en doğru şey, üretimi artırmak. Ne üretirseniz üretin. Avize, araba, enerji, ekmek, buğday, ne olursa olsun. Hele ki hayvancılık ve tarıma büyük destek olunması lazım. Bu insanların mutfağındaki kayıp azalmadan, insanlar rahatlayamayacak. Bunun olabilmesi için üretimin artması lazım. Öncelikle temel gıdada üretim artmalı, bunların üretildiği yerlerden büyükşehirlere nakil yapılırken, nakliye maliyetinin yok edilmesi lazım. Bu da ancak tren raylarıyla olur. Bütün dünya trenle gönderiyor malını, biz hala kamyonla yapıyoruz. Limon başka yerde 1 lira, buraya geliyor 5 lira oluyor. Nakliye maliyetinden dolayı böyle oluyor. Ülkenin refahı için, hepimizin huzurlu olması için üretimin, istihdamın artması ve üretim maliyetlerinin düşürülmesi gerekiyor. Hepimiz vergi ödüyoruz ama işçiden alınan vergi çok yüksek. Bunun düşmesi lazım.

Haziran ayı Babalar Günü. Bu gün size ne ifade ediyor?
Ben babamı kaybedeli 17 yıl oldu. Telefonumda babamın fotoğrafı vardır. Her sabah duasını okurum, dua etmeden evden çıkmam. Çok sık kabir ziyareti yaparım. Benim çok değerli bir arkadaşımdı babam. Beni büyütmüş, yetiştirmiş ama iyi bir dostumdu. Öldüğünde çok acı çektim. 2 tane çok güzel evladım var. Bu arada yeni dede oldum. Küçük oğlumun bir oğlu oldu. İsmini Aslan Altay koydular. Bu benim için çok büyük bir keyif. Ben çocuklarımla arkadaş oldum. 2-3 yaşından beri onlarla çok güzel sohbet ediyorum. Bugüne kadar bir fiske vurmamışımdır. Allah ömürlerini uzun etsin. Babalık sadece çocuk sahibi olmak değil. Topluma kazandırmak, Allah’ın yarattığı canlı, cansız bütün her şeye karşı duyarlı olmasını sağlamak, hayır işlemeyi bilmesini sağlamak, iyi insanlar olmasını sağlamaktır. Ben çocuklarıma evlenecekleri zaman ‘Kendinize yapılmasını istemediğiniz bir şeyi, eşinize yapmadığınız sürece mutlu olacaksınız.’ dedim.

Eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Ben ülkemi çok seviyorum. İnsanıyla, coğrafyasıyla, vatanıyla dünyanın en güzel ülkesi. Bu ülkeye sahip çıkıp, ülkenin menfaatine ne yapılması gerekiyorsa büyüklerimizin bunu yapması lazım. Huzur, barış ve sağlık diliyorum ülkem için.

 

DERGİMİZİ ONLINE OKUMAK İÇİN TIKLAYIN

İlgili Mesajlar

1 of 1.782